22 Şubat 2010 Pazartesi

SELAM, CAN DOSTUM


Selam... Can dostum,
beni benimle bırakan....

Nasılsın?
Her şey yolunda mı?
Savruluyor musun yoksa?

Burada havalar soğudu can.
Olduğun yerde mutlumusun bensiz?...

Özledim seni,
konuşmayı, dertleşmeyi
içimi anlatmayı, hayatımı paylaşmayı...

Can özledim seni

Ben buralarda iyiyim.
Ama eski ben değilim yok artık...
Yok defalarca kaybettim ,
toparladım ,aştım,
çoğaldım ,azaldım, ektim ,biçtim ,tükettim.
Var olma savaşı verirken herkese herşeye,
yok oldum biliyormusun can

Bilirsin hep olduğum gibi olmuşumdur yaşamda.
Yanlış yapmam bile bile.
Doğrularımı savunurum kaybetsem de.
Olmadı tutunamadım bu yerlerde.
İstediğim yerde miyim?
Yok!..
Olduğum yerdeyim sadece,
olmam gereken yerdeyim...
Kimse zorla yaptıramaz bana bilirsin hiçbirşeyi.
Bu böyle değilmiş can!
Zorla öyle çok şeyler yaşayıp aştım ki yokluğunda...
Bulamıyorum kendimi can
Gelde toparla benden kalan kırıntıları...
Hayat acımıyor!
Yoruldum *bugünün acıları, yarının gülüşleri* değil can...
Dünün bugünün birikimleri yarınımı yok etti.
Bende seyrettim.
Yüreğimin gotürdüğü yerler beni bitirdi.
Yalnızım can
Biliyor musun artık karanlıktan korkmuyorum.
Benimle uğraşamayacaksın.
Korkmuyorum!
Uzun zaman oldu gözlerindeki ışığı görmeyeli,
ihtiyacım var sana.
Dostluğuna, sırdaşlığına, sevgine...
Aklıma gelmişken can
ben sevildim biliyormusun(?)...
Hep ben severdim..
Bu defa sevildim hemde dolu dolu
hemde herşeyimi kaybederek..
Olsun sevildim ya.
Bu da yeter bana yaşadıkça(?)

Bir gelsen buralara göreceksin
yılların neler gotürdüğünü giderken..
Bir gelsen beni tanıyabilecekmisin?
Yok neredee!
Ne bedenim ne ben yokuz bıraktığın yerde...
Hep çınarı örnek verirdim sana hatırlıyormusun,
Son ana kadar çınar yıkılmaz..
İçi tamamıyle çürüse bile
dimdik ayakta kalır derdim.
Benim dışımda çürüdü can
Anla beni.. Duy sesimi!

Boğazım düğüm düğüm
nefes almak çok zormuş...
Gel.Gelde toparla beni...
Kimse anlamadı, dağıttılar yüreğimi

Bilirsin yazmayı hep sevdim...
Sonu gelmez sitemlerimin.
Cevap değil seni yanımda istiyorum!..
Ben kalemimi bitiriyorum.
Gözlerim yolunda
geleceğin günü bekliyorum can
Gül kokulu yanağından öpüyorum seni...
Selamlar
Alıntı

HAFIZAYI DİRİ TUTMANI YOLLARI



Unutmak! Hangimizin başına gelmiyor ki... Stres altında çalışan herkes mutlaka zaman zaman unutkanlık yaşıyor. Bu çok doğal bir olay. Fakat çoğumuz, böyle durumları belirgin yaşadığında, hemen, ´Acaba hafızamda bir sorun mu var?´ endişesine kapılıyoruz. Oysa gerçek olan, bazı ender rahatsızlıklar dışında, unutkanlığın yaşanılan günlük stresten
kaynaklandığı. Fakat unutkanlığımızı bazı küçük alıştırmalarla giderebiliriz.
Uzmanlar, aşağıdaki 10 değişik alıştırmanın, çeşitli zamanlarda ve çeşitli ortamlarda uygulanabileceğini, düzenli yapıldığında ise çok güzel sonuçlar alınabileceğini belirtiyor.
Ters El Alıştırması: Sağ elinizi kullanıyorsanız, biraz da sol elinizi çalıştırmaya başlayın. Saçlarınızı sol elinizle tarayın veya çayınızı kaşıkla alışık olduğunuz yönün tersine karıştırın. Kalemi ters elinizle tutun. Biraz üreticiliğinizi kullanın ve daha neleri tersten yapabileceğinizi bulun. Tabii bulduklarınızı da hemen deneyin. Sonuç olarak, rutin alışkanlıklarınızı kırar ve beyninizin kullanmadığınız diğer yarısını da harekete geçirmiş olursunuz.
Çocuk Oyunu Alıştırması: İşe veya alışverişe giderken, tıpkı bir çocuk gibi merak içinde bütün duyularınızı harekete geçirin. Bakın, dokunun, dinleyin, koklayın. Çiçek açan ağacın kokusunu keşfetmeye çalışın. Fırında satılan taze ekmeklerin kokularını algılamaya çalışın.
Yürüdüğünüz zeminin özelliklerini hissedin. Caddede duyduğunuz sesleri ayrıştırın. Yanınızdan geçen insanların tek tek konuşmalarını dinleyin. Evinizde gözlerinizi kapatarak bir yerlere ulaşmaya çalışın. Kısacası, duyularınızı alışık olmadığınız tarzda kullanın. Bu şekilde çok ender yaptığınız bağlantıları canlandırır, beyninizin kapasitesini arttırırsınız. Eğer bu yaptıklarınızdan zevk alır ve insan veya olayları detaylı algılamayı sürdürürseniz, hafızanız her zaman canlı kalmaya devam eder. Duyu organlarınızın ne kadar fazlasını
kullanırsanız, unutmak istemedikleriniz o kadar sağlam kalır.
Harf Alıştırması: Elinize bir gazete ve bir fosforlu kalem alın. Sırasıyla paragrafları okuyun ve çift yazılmış harflerin üzerini çizin. Örneğin, çift ´t´ ve ´m´lerin üzerini işaretleyin. Bir sonraki aşamada, kelime içinde birden fazla geçen harflerin üzerini çizin.
Alıştırmayı yaparken, kelimelerin üzerinde fazla düşünmeyin ve hemen işaretleyin. Böylelikle konsantrasyon gücünüzün ne kadar uyarıldığını hemen hissedeceksiniz. Başarılı olma isteğiniz ve aldığınız zevk zihnin canlanmasını arttırır.
Polisiye Alıştırması: ´Dün akşam şu saatte ne yaptım, neredeydim, iki saat önce ne yaptım?´ gibi, genellikle polisiye romanlarında veya filmlerinde sorulan soruları kendinize yöneltin. Ve tabii cevaplamayı da unutmayın. Bu alıştırma sonucunda yaptıklarınıza karşı dikkatinizi geliştirebilirsiniz. Ayrıca kısa hafızanızı da harekete geçirmiş olursunuz.
Yürüyüş Alıştırması: Asker yürüyüşü gibi olduğunuz yerde hareket edin. Sol bacağınızı her kaldırdığınızda, önce sağ elinizle, sonra sol elinizle dizinize dokunun. Bu esnada o kadar esnek hareket edin ki, bacağınızı indirirken, kolunuz başınızın üzerine gelecek kadar yükselmeli. Bu hareketleri birkaç kez tekrarlayın. Bunu yaparken
sadece kan dolaşımınız hızlanmaz, aynı zamanda koordinasyon yeteneğiniz de artar. Böyle çaprazlama hareketlerle beyninizin her iki tarafını kullanmış olursunuz.
Ressam Alıştırması: Burnunuzun ucunda bir fırça olduğunu hayal edin. Bununla havaya en sevdiğiniz renkte yatay bir sekiz çizin. Bu hareketi gevşek ve dengeli yapın. Kendinizi ´Leonardo da Vinci´ veya sevdiğiniz bir başka ressamın yerine koyun. Bu çizim hareketleri, yorgun zihninizi hemen canlandırır. Aynı zamanda beyni bloke eden stresi
etkili biçimde yok eder.
Ajan Alıştırması: Bu alıştırmayı daha çok sokakta yapacaksınız. Çevrenizde bulunan arabaların plakalarına bakın ve plakadaki harflerden kelimeler, hatta cümleler türetmeye çalışın. Böylece, sadece sıkışık trafiğin eğlenerek çabuk geçmesini sağlamaz, aynı
zamanda kelime hazinenizi geliştirir ve beyninizi canlandırırsınız. Bu alıştırma, acil plaka ezberlemeniz gerektiği durumlarda çok işinize yarayabilir.
Resim alıştırması: Bu alıştırmayla alışveriş listelerini çok kolay ezberleyebilir, hafızanızı güçlendirebilirsiniz. Bunun için kalem kağıt alın ve kağıdın üzerine bir tane mum, bir kuğu, üç kollu bir kaktüs, üç yapraklı bir yonca, beş parmaklı bir el, hortumunu yukarı
kaldırmış bir fil, sola dalgalanan bir bayrak, saatli bir yumurta, sapının üzerinde duran bir pipo, davul yanında duran bir adam, iki deniz feneri ve bir saat çizin. Her resim bir sayıyı sembolize ediyor. Ardından sembolleri sayılara göre ezberleyin. Örneğin, mum biri, kuğu
ikiyi, kaktüs üçü ifade ediyor. Bu sıralamaya hakim olduğunuzda, sembollere aklınızda tutmanız gereken bir listeyi koyabilirsiniz. Eğer bu bir alışveriş listesiyse, mumun süt şişesinin üzerinde durduğunu, kuğunun boynunda portakal filesinin asılı olduğunu hayal
edebilirsiniz. Bu alıştırmayla, zihninizde listeler oluşturmayı daha kolay başarırsınız.
Otobiyografi Alıştırması: Düşünün ki hayat hikayenizi tekrar yazmanız gerekiyor. Burada, işe gittiğiniz ilkokuldan başlayabilirsiniz. Bunun için en yakın arkadaşınızın kim, tipinin nasıl olduğunu hatırlamanız gerekiyor. Tabii sınıfınızın düzenini, görüntüsünü de. Ayrıca sınıfınızın penceresinden neler göründüğünüzü de hayalinizde canlandırmaya çalışın. Bu alıştırmayla, kişilerle ilgili hafızanızı harekete geçirirsiniz.
Hipnoz Alıştırması: Özellikle stresli anlarınızda veya kaygıya kapıldığınızda olumlu kelimelerden destek almaya bakın. Bunlarla olumsuz düşüncelerinizi yok eder, hedeflerinize daha kolay ulaşmanızı sağlarsınız. Eğer önemli bir görüşmeden önce, hafızanızın sizi yarı yolda bırakacağından korkuyorsanız, her gün gözlerinizi kapatarak
kendi kendinize tekrarlayacağınız bir cümle belirleyin. Örneğin, ´Benim için gerekli olan her şeyi biliyorum ve çok sakinim´ cümlesini tekrarlayabilirsiniz. Bu alıştırmada önemli olan, bunu her gün uygulamanız.
Alıntı

3 Şubat 2010 Çarşamba

SEVİYORSUN


Seviyorsun
güldüğünde güneş de güler

yumuşar yüreğin,
seviyorsun
biliyorsun...

susan dudaklarındır ama
haykıran bir yüreğin vardır.

o güldüğünde sen de gülersin
güllere bakmana gerek kalmaz

çünkü senin gülün vardır artık
mutlusun
ruhun huzur bulmuştur
seviyorsun, seviyor
seviyorsunuz

biliyorsun...

tadıyorsun sevdanın en güzelini
kendince bakıyorsun artık dünyaya
pembe hiç bu kadar sevimli gözükmemişti gözüne.

durduğun yerde koşuyorsun
için içine sığmıyor di mi...

bulutlar hiç bu kadar yakın olmamıştı.
her sabah öten horozu bile sever oldun artık.

sabahları sis var ne çıkar
aklında ve gönlünde O'nun aydınlığı.

seviyorsun, mutlusun, tarif edemiyorsun.

ama biliyorsun.

Doğan Telkesen

PaidVerts
my space statistics